Gazeteci Aslı Atasoy, Ejderhanın Peşinde programında Çin mutfağını ele aldı. Shangri La otelde çalışan Şef Yajun Zhou, noodle’ı anlattı.

Noodle’ın Çin'de 1000 yılı aşkın bir geçmişe sahip hikayesinin Çin hanedanı dönemine kadar uzandığını belirten Zhou Şef, “Çin hanedanı döneminde Ma adında bir müslüman geçimini sağlamak için omzunda taşıdığı bir yükle sokaklarda noodle satıyordu. Bu gelenek o zamandan beri devam ederek günümüze kadar ulaşmıştır. Yani oldukça uzun bir süredir varlığını sürdürüyor. Noodle özellikle Lanzhou’da benzersiz bir özelliğe sahip. Noodle'un yapımında kullanılan malzemelerden biri çok önemli. Eskiden bu madde topraktan çıkan bir tür ottan elde edilirdi, daha sonra zamanla geliştirilmiş ve iyileştirilmiştir. Daha sonra Lanzhou Üniversitesi'nde araştırmalar sonucu bu ottan elde edilip noodle hamurunda kullanılan bir madde haline gelmiştir. Bu madde unla karıştırıldığında daha lezzetli noodlelar yapılabiliyor.” Sözleriyle anlattı noodle’ın tarihçesini.

Çin mutfağında noodle’ın önemine vurgu yapan Şef Zhou, Çin’de noodleın temel gıda olarak kabul edildiğini ifade etti.

Zhou, “Güney ve kuzey arasındaki fark yemek kültüründe görülüyor. Güneyde temel olarak un kullanılırken kuzeyde ise buğday ön planda, güneyde prinç ve kışlık buğday yetişirken, kuzeyde buğday üretimi daha yaygındır. Bu nedenle güneyde pirinçle yapılan yemekler daha yaygınken, kuzeyde unla yapılan yiyecekler özellikle de Noodle daha yaygındır. Yani noodle ve buğday unu bazlı yiyecekler kuzeyde daha yaygındır ve ana besin kaynağıdır. Bu durum çin'de yaşayanlar için bir gerçektir.” dedi.

Xi’nin imzasıyla askeri rütbe terfi töreni yapıldı Xi’nin imzasıyla askeri rütbe terfi töreni yapıldı

Noodle yapmayı bilmenin önemli olduğunu söyleyen Şef,  “eğer bir kız yapmayı bilmiyorsa o zaman evlenmesi zor olabilir.” dedi.

“Noodle yapmayı çocukken annemden öğrendim”

Noodle ustası şef, noodle alanında kendini nasıl geliştirdiğini anlattı: “Annem ben çok küçükken bir noodle restoranı işletiyordu. Ben okula gitmeye başladığımda noodle ile tanıştım. Küçükken her sabah en önemli bir kahvaltıydı noodle. Eskiden Lanzhou’da bir kase noodle sadece 3 kuruştu ama sonra fiyatlar yavaş yavaş arttı ve şimdi sanırım bir kase noodle 8 kuruş oldu. Noodle gerçekten halka açık bir yiyecek, paranız olsun ya da olmasın herkes noodle yiyor. Ben de sanırım 10-12 yaşlarındayken noodle yapmayı öğrenmeye başladım. Sonrasında dışa açılma süreciyle birlikte Lanco noodle uluslararası bir hale geldi ve bu da Singapur, Malezya gibi farklı yerlerden gelen insanların ilgisini çekti. Ben de orada çalıştım, sanırım 20 yıl oldu.”

İstanbul’da noodlea olan ilginin sebebini, İstanbul’da insanların unlu yiyecekler tüketmeye ilgili olmasına bağlayan Şef Zhou, noodledan da bu yüzden memnun olduklarını belirtti.

Şef Zhou, noodle yapımının kolay olmadığını, bunun deneyim kazanarak öğrenilecek bir iş olduğunu ifade etti.

Noodle çeşitliliğinin kalınlığına göre değiştiğini söyleyen Şef “En yaygın olanları ince noodle. Bir diğeri ise orta kalınlıkta olan ikinci derece ince noodle. Üçüncü derece ince noodle da var. Ayrıca geniş yaprak şeklinde olanlar da bulunuyor. Üçgen gibi bazı farklı türler de mevcut. Bildiğim kadarıyla şu anda en yaygın olarak 6 çeşit noodle türü var.” dedi.

Özellikle gençlerin noodle’ı sevmesini ise şu sözlerle açıkladı: “Çünkü gençler için bir şeylerin hızlı olması çok önemli ve noodle bunu karşılıyor. Yani bir dakika içinde bile noodle’ı hazır edip masaya koyabilirsiniz. Onların zamana karşı bu hassasiyeti benim anladığım kadarıyla zamanı kontrol etme yeteneği, yani hızlı yemek tarzı. Evet, bunun gibi eskiden hamburger fast food restoranları vardı. Noodle ise daha hızlı, daha pratik ve daha lezzetli. Sonuç olarak gençlerin zaman kısıtlamalarına karşı bu tür yemeklere daha fazla ilgi göstermeleri son derece normal.”

Şef Zhou, Çin’de insanların genellikle ince noodle, İstanbul’da ise ince noodle’ın pek yaygın olmamasıyla beraber, insanların farklı türlere ilgi gösterdiğini belirtti.

“Ejderhanın Peşinde” programı, Çin’in binlerce yıllık zengin kültürel mirasını keşfetmek isteyenler için eşsiz bir rehber sunuyor. Gazeteci Aslı Atasoy’un hazırladığı bu program, Şangay’dan Pekin’e, Hong Kong’un modern sokaklarından Çin’in kadim geleneklerine uzanan bir yolculuğa çıkarıyor. 

Her bölümde, Çin’in gizemli ve büyüleyici dünyasına dair derinlemesine bilgiler sunuluyor; tarihinden sanatına, mutfağından popüler kültürüne kadar geniş bir yelpazede keşfedilmeyi bekleyen pek çok konu ele alınıyor. 

"Ejderhanın Peşinde," izleyicilerini Çin’i çok daha yakından tanımaya davet ediyor.