Başarır, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.
TBMM'de kabul edilen sahipsiz hayvanlara yönelik Hayvanları Koruma Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu Anayasa Mahkemesine taşıyacaklarını bildiren Başarır, "Anayasa Mahkemesine, hayvan yasası ile ilgili başvurumuzu yarın saat 13.30'da Grup Başkanvekilimiz Sayın Gökhan Günaydın yapacak. Baroların, hukukçuların, sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınarak 180 sayfalık dilekçemizi hazırladık. Umarım, Anayasa Mahkemesi, anayasaya, vicdana, ahlaka, hukuka aykırı olan bu yasayı iptal eder. Çünkü ülkenin çok çok büyük çoğunluğu bunu bekliyor." ifadelerini kullandı.
AK Parti'nin kuruluşunun 23. yıl dönümünün kutlandığını belirten Başarır, iktidarın 23 yılda Türkiye'yi getirdiği durumu 23 başlıkta topladıklarını söyleyerek, bu maddeleri anlattı.
Başarır, AK Parti'nin Türkiye'yi "borç batağına soktuğunu", hazinenin borcunun arttığını söyledi.
Enflasyonun tırmandığını, 2002'de yüzde 29 olan enflasyonun TÜİK'e göre yüzde 61'e ulaştığını kaydeden Başarır, gerçek enflasyonun yüzde 100 olduğunu savundu.
Ali Mahir Başarır, 2002'de ekmeğin 25 kuruş, dana etinin ise 9 lira olduğuna işaret etti.
"Kurtuluş seçimde diyoruz"
İktidarın, Türk lirasını dünyanın en değersiz para birimi haline getirdiğini savunan Başarır, "AKP, açlık sınırının altında yaşayan milyonlarca asgari ücretli ve emekliyi yarattı. Açlık sınırı 2002'de 380 lirayken, bugün 21 bin liraya çıktı. Yoksulluk sınırı 1155 lirayken bugün 63 bin lira. Gelir seviyesi düştü. 2002'de çeyrek altın 22 liraydı, bugün 4 bin 425 lira. 2002'de asgari ücretli, maaşıyla 6,5 çeyrek altın alabiliyorken bugün 3,9 çeyrek altın alabiliyor." diye konuştu.
Tarıma darbe vurulduğunu, çevre katliamlarının gerçekleştirildiğini iddia eden Başarır, devlet kadrolarında liyakatin bulunmadığını savundu. Başarır, şöyle devam etti:
"AKP, mağduriyetin adı oldu. İnsanı, doğayı, çevreyi, canlıyı mağdur ettiler. İnsanı da köpeği de kediyi de ağacı da denizi de sevmediler. Bu ülkenin doğası, bu ülkenin iklimi, bu ülkenin toprakları talan edildi. Depremi yaşadık, bundan ders alınmadı. 24 yıllık deprem vergileri deprem dışında her şeye kullanıldı. Tarihimizde ilk kez Kızılay çadır sattı. Artık bu güzel ülkenin, yurttaşlarımızın, bu karanlık ve kirli yapıya bırakın 23 yılı, 23 dakika daha dayanacak hali yoktur. Ülkeyi ancak yeni, genç, idealist, bu vatanı seven kadrolar kurtaracaktır. Kurtuluş seçimde diyoruz."
"Birçok arkadaşımız adaylığı düşünebilir"
TBMM Genel Kurulunun 16 Ağustos'ta, Anayasa Mahkemesinin Can Atalay hakkında verdiği karar dolayısıyla olağanüstü toplanacağının hatırlatılması üzerine Başarır, Meclisin anayasal bir sorunu çözmek için toplanacağını belirtti.
CHP Grup Başkanvekili Başarır, şunları ifade etti:
"Meclis Başkanı'na, AKP Grubuna sesleniyoruz; gelin Anayasa Mahkemesinin bu kararını okutun, Can Atalay'ın milletvekili haklarını teslim edin, ondan sonra bakalım 13. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi ne yapacak? Ona rağmen direniyorsa ülke başka bir yere gider. Yani, millet iradesi, 85 milyonun iradesinin tecelli ettiği bu kutsal çatıda bu iki mahkeme direnç gösterirse bu nasıl darbe olur, dünyaya bunu nasıl açıklarız görürüz. Ama Meclis cuma günü bu kararı alırsa bana göre o mahkemelerin de yapacak bir şeyi kalmaz. Anayasa Mahkemesi kararına uyulur, tahliye kararı verilir, Can Atalay gelir, bir kez daha olağanüstü toplanırız, yeminini eder, görevine başlar."
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın, cumhurbaşkanı adaylığı ile ilgili yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine Ali Mahir Başarır, şunları kaydetti:
"Bizim, bugün tek düşündüğümüz 85 milyonun huzuru, geleceği. O yüzden Türkiye'de bir seçim gözüküyor. Çünkü AKP sorunları çözemeyecek. Birçok arkadaşımız adaylığı düşünebilir, yeri ve zamanı geldiğinde. Ama bugün bizim gündemimizde isimlerden daha çok kazanmak var, kazanmak için bu adımları atacağız. 31 Mart'tan sonra bu ülkeye bir zafer daha borçluyuz, o da Cumhurbaşkanlığı seçimi. Biz kazanmak istiyoruz. Yeri ve zamanı geldiğinde, bu ülkenin, partimizin, halkın istediği bir kişi aday olacak ve biz seçimi kazanacağız, ülke kazanacak. Biz sadece kazanmayı, ülkeyi bu yapıdan kurtarmayı düşünüyoruz. O yüzden, o isim aday olabilir, bu isim aday olabilir, herkesin gönlünden geçebilir. Buna sonsuz saygı duyuyoruz, ama bunu tartışmanın yeri ve zamanı seçim kararı alındığında."