Dünya

BM İklim Zirvesi yaklaşıyor: Dünya bu konuda hemfikir

Dünyanın en sıcak yılını yaşadığı ve iklim felaketlerinin damgasını vurduğu bir dönemde, Birleşik Arap Emirlikleri'nde (BAE) yapılacak iklim müzakerelerinde ülkeler, küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefini ulaşılabilir tutmaya çalışacak.

BM'nin İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin (UNFCCC) "en yüksek karar alma organı" olarak tanımladığı Taraflar Konferansı (COP), 1995'ten beri her yıl farklı bir ülkede UNFCCC'nin imzacısı olan ülkelerden binlerce delegenin katılımıyla düzenleniyor. Taraflar COP'ta, iklim değişikliğiyle mücadelede atılması gereken adımları ve politikaları belirlemek üzere müzakerelerde bulunuyor.

BM bünyesinde iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik ilk adımlar 1970'lerde başlamasına rağmen Brezilya'nın Rio de Janerio kentinde 1992'de düzenlenen Dünya Zirvesi'nde UNFCCC oluşturuldu ve COP'un yıllık olarak düzenlenmesini sağlayacak bir çerçeve olarak iki yıl sonra yürürlüğe girdi.

Böylece, ilk COP zirvesi, COP1, 1995'te Almanya'nın başkenti Berlin'de, COP2 1996'da İsviçre'nin Cenevre kentinde düzenlendi. Her iki COP da devam edecek iklim müzakerelerinin temelini oluşturdu.

İklim müzakereleri tarihindeki ilk dönüm noktalarından biri 1997'deki Japonya'daki COP3'te tarafların Kyoto Protokolü'nde anlaşmasıyla yaşandı. Kyoto Protokolü, sanayileşmiş ülkeler için sera gazı emisyonlarına yönelik mutlak ve yasal bağlayıcılığı olan bir sınırın belirlendiği ilk uluslararası anlaşma oldu.

Kyoto ile 37 sanayileşmiş ülke emisyonlarını 2008-2012 arasında 1990 seviyesine göre yüzde 5,2 azaltma taahhüdünde bulundu ancak 2005 itibarıyla Kyoto Protokolü'nü onaylayan 191 ülke arasında ABD yer almadı.

Arjantin'in başkenti Buenos Aires'te 1998'de düzenlenen COP4'ü takip eden yıllarda Bonn (Almanya), Lahey (Hollanda), Marakeş (Fas), Yeni Delhi (Hindistan), Milano (İtalya), Buenos Aires, Montreal (Kanada) ve Nairobi (Kenya) iklim müzakerelerine sahne oldu.

Endonezya'ya bağlı Bali'de 2007'de yapılan COP13, tüm ülkeleri kapsayan uluslararası bir anlaşma için müzakerelerin başlaması üzerinde tarafların hemfikir olduğu önemli bir dönüm noktası olarak öne çıkarken 2009'da Danimarka'nın başkenti Kopenhag'taki COP15'te sıcaklık artışının 2 dereceyle sınırlandırılması ve gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere yıllık 100 milyar dolar finansman sağlamasına yönelik hedefler belirlendi.

Meksika'nın Cancun şehrinde 2010'da gerçekleşen COP16'da "2 derece" hedefi teyit edildi, Güney Afrika'nın Durban şehrinde COP17'de bir araya gelen taraflar "tüm ülkelerin emisyonları azaltmaya başlaması" konusunda fikir birliğine vardı.