Gazeteci Kamil Erdoğdu, CRI Türk’te Özgür Özbakır’ın sunduğu “Akşam Raporu” programına konuk oldu ve Kuşak ve Yol Girişimi ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Erdoğdu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Çözüm iki devletli formüldür”
“Kuşak ve Yol ve İsrail-Filistin krizi, birbirinden bağımsız konular değil. Bir tarafta, başını ABD’nin çektiği bir Batı sistemi var, bir tarafta da insanların refahını düşünenler var. İsrail-Filistin davasında yaşananlar, dünyadaki saflaşmayı çok net biçimde ortaya koyuyor. Gelinen noktadan ancak iki devletli bir çözüm ile çıkılabilir.
“Bir tarafta savaş, bir tarafta refah vaat ediliyor”
500 kişinin ölümüne neden olan bir hastane saldırısı gerçekleşiyor ve bu saldırının ardından sözde liderler, İsrail’e destek ziyaretinde bulunuyorlar. Kuşak ve Yol’un 3. Forumu öyle bir zamanda toplandı ki, ‘Biz dünyaya barış vaat ediyoruz, karşı cephe de vahşeti’ diyebilme şansı var.
“Batı krizler, Kuşak ve Yol da istihdam sağlıyor”
Kuşak ve Yol, sadece Çin’den başlayıp batıya uzanan bir yol değil. Kuşak ve Yol’un etkilerini Arjantin, Sırbistan, Endonezya ve Afrika ülkelerinde görmek mümkün. Bu proje, insanları birbirine bağlıyor, geri kalmış bölgelerde iş olanakları sağlıyor ve oralarda yaşayanlara bir refah sunuyor. Karşı tarafta dünyaya savaştan ve kandan başka bir şey vermeyenler ne yapıyorlar, ona bakmak lazım. Batı’nın bütün stratejileri, Çin’in ve Kuşak ve Yol’un gelişmesini engellemek üzerine kurulu. Hint-Pasifik’te bir bariyer oluşturmak istiyorlar. Ukrayna aracılığıyla NATO’yu Rusya’nın sınırına kadar getirerek kriz yaratmak ve bunu da Taiwan’a bağlama çabası var. Bir taraf, dünyayı krizlerle kontrol etmeye çalışırken, bir taraf da yatırımlar ile dünyaya refah ve istihdam taşıyor.
“Türkiye, Kuşak ve Yol’un doğal bir ortağı”
Kuşak ve Yol, 150 ülke tarafından imzalandı ve 30’dan fazla uluslararası kuruluş katılmış durumda. Türkiye de, Kuşak ve Yol’un doğal bir ortağı çünkü girişimin merkezinde yer alıyor ve buradan kazanacağı çok şey var. Lojistik bir merkez olma şansına fazlasıyla sahip. Kuşak ve yol, gemi ve tren demek. Mesafeleri kısaltarak nakliyatları kısa sürede gerçekleştirmek hedefleniyor. Bu konuda şu ana kadar Türkiye tarafından ürkek adımlar atıldı. Batı ülkelerine yaslanarak bir yere gidemezsiniz.
Türkiye, Kuşak ve Yol’daki rolünü nasıl güçlendirebilir?
Türkiye, kader ortağı olacağı ülkeleri iyi seçmeli. Çin, Rusya ve İran ile ilişkilerde ürkek olmamalı. Bu ülkeler büyük medeniyetler ve Türkiye, bu ülkelerle birlikte yaşayacak. Suriye ile ilişkiler de bir an önce normalleşmeli. Zaten Suriye krizi de, Kuşak ve Yol’un önüne konulan bir engel. Türkiye, cesur adımlar atarak hem kendi güvenliğini sağlamalı, hem de Kuşak ve Yol’da kendine yer edinmeli.
Türkiye, 3. Kuşak ve Yol Forumu’na katılım gösterdi mi?
3. Kuşak ve Yol Forumu’na Türkiye’den katılım olmadı. İsrail-Filistin krizi de bahane edildi ama bu konuda cesur olunmalı. Batı ile ilkeli ve karşılıklı yarara dayanan ilişkiler yürütmek gerek.
Kuşak ve Yol’un ABD’ye faydası var mı?
ABD tüketicileri ucuz mala Çin sayesinde erişiyor. ABD, 1999’da yanlışlıkla Çin Büyükelçiliğini vurmuştu ve ilişkiler gerilmişti. O gün konuşulan rakamlara göre ABD ile Çin’in ilişkisi kesilse, ABD’de 300 bin kişi işsiz kalıyordu. Buna rağmen ABD, Çin’i yalan propagandalar ile yaralamaya çalışıyor.”