Orman Genel Müdürlüğü'nce, "Orman Yangınlarına Karşı Kurumsal Kapasitenin Artırılması ve Politikaların Güçlendirilmesi" amacıyla Antalya'da eğitim programı düzenlendi.
Burada konuşan Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Abdulkadir Polat, 2024'ün birçok açıdan hareketli bir yıl olduğunu söyledi.
Ormanların korunması, geliştirilmesi ve ülke ekonomisine katkı sağlanması için büyük hedeflerle yola çıktıklarını belirten Polat, yıl boyunca yurdun dört bir yanını ağaçlandırarak topraklara sahip çıktıklarını vurguladı.
Her türlü manipülasyona rağmen orman teşkilatı çalışanlarının büyük gayretle ağaçlandırma çalışmalarını sürdürdüğünü aktaran Polat, "Bu kararlılık, uluslararası camiada ülkemizi gurur verici zirvelere taşıdı. Yapılan ağaçlandırma çalışmaları sadece orman varlığını artırmakla kalmıyor. Erozyonun önünde adeta bir set oluyor. Bu amaçla yapacağımız ağaçlandırma ve fidan dikimi ihtiyacın ve mühendisliğin gerektirdiği yerde ve usullerle eksiksiz biçimde sürdürülmelidir." diye konuştu.
2021'de Türkiye'yi derinden sarsan yangınların yaşandığı sezonun benzer koşullarının bu yıl da oluştuğuna dikkati çeken Polat, çıkan yangınlara başarılı müdahalelerle muhtemel zararı minimize ettiklerini ifade etti.
2025 yılında daha güçlü bir Türkiye'ye uyanılacağına inandığını vurgulayan Polat, 2053 vizyonuna uygun olarak orman teşkilatının da güçlü adımlar atacağını kaydetti.
"Orman yangınına müdahale süresi kısaldı"
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Polat, orman yangınlarına ilk müdahale süresinin kısaldığını dile getirdi.
Yangınlarla müdahale kapasitesini geliştirdiklerinin altını çizen Polat, şunları kaydetti:
"Orman yangınlarına müdahale süremiz, son yıllarda büyük gelişme gösterdi. Ortalama ilk müdahale süremizi, 40 dakikalardan 11 dakikaya indirdik. Yangınların tamamen kontrol altına alınması ortalamamız ise 4 saat. Bu sürenin aşıldığı yangınlar genellikle ulaşım sorunu olan, bazen insanların değil hayvanların dahi çıkamayacağı dik, sarp kayalık araziler olabiliyor. Bu da süreyi uzatabiliyor. Bunların sayısı gün içinde 1-2 veya ayda 3-4 olabiliyor. Bu süre uzadığında ekrana düşüyor. Yaklaşık 3 bin yangının içinde bunların sayısı 10'u geçmiyor. Dolayısıyla o yangınlarda, 1 hektarı geçmeyecek şekilde söndürdüğümüz yangınlar, ne yazık ki verdiğimiz bütün emekleri sadece uzayan yangınlar söz konusuymuş gibi gösterebiliyor. Özellikle sosyal medyada teşkilata haksızlık oluyor. Bunları kamuoyuna doğru anlatmak zorundayız. Yangınlara müdahale kapasitemizi geliştiriyoruz, artırıyoruz. Geleceğe yeşil bir Türkiye bırakmak için var gücümüzle çalışıyoruz."
"Yanan ormanlık alanlar imara açılamaz"
Polat, yanan alanların imara açıldığı yönündeki iddialara ilişkin ise böyle bir durumun mümkün olamayacağını söyledi.
Anayasa hükmüne göre yanan alanların tekrar ormanlaştırıldığını vurgulayan Polat, "Bunu bir yıl içerisinde gerçekleştiriyoruz. Başka türlü bir örneği Türkiye'de bulunmamaktadır. Bir alanda rant amaçlı düşünen kişinin en son isteyeceği oranın yanmasıdır. Yandığı zaman ağaçlandırma dışında hiçbir işlem yapılamıyor. 2024 yılında yangınlardan zarar gören alan miktarımız 28 bin hektar olarak gerçekleşmiştir." ifadelerini kullandı.
"Tecrübemizi, teknoloji ve bilimle birleştirdik"
Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey ise 185 yıllık tecrübeye sahip Orman Genel Müdürlüğü'nün Türkiye'nin en köklü kurumlarından biri olduğunu vurguladı.
Ormancılık faaliyetlerinin uzun vadede sonuç verdiğini belirten Karacabey, "Bizler tecrübemizi, teknolojiyle bilimle birleştirerek uzun vadeli planlar yapıp buna göre çalışan bir kurumuz. Böyle devam ettiğimiz sürece bu güne kadar ormancılıktan elde edilen başarıların devam ettirilebilmesi mümkün hale geliyor. Türkiye ormancısı dünya ormancılarının içerisinde elde ettiği başarılarla parmakla gösterilen bir teşkilat olmuştur." dedi.
İklim değişikliğinin ormanları da etkilediğini dile getiren Karacabey, ormanların bu değişime karşı korunması ve dirençli hale getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Son yıllarda karbon yutak alanlarının dünyanın gündeminde olduğunu anımsatan Karacabey, "Ormanlarımızı planlarken, yönetirken karbon tutma kapasitesini artırıcı faaliyetlere daha çok ağırlık verip aynı zamanda yeni karbon yutak ormanları kurmak zorundayız. Bununla ilgili Sayın Bakanımızın da destekleriyle orman kanununda yapılacak bir değişiklikle karbon yutak ormanları kurma görevinin de Orman Genel Müdürlüğüne verilmesiyle ilgili bir kanun düzenlemesi yaptık. İnşallah uygun görülür, mecliste kabul edilirse yasalaşacak. Bu da Orman Kanunu'na derç edilmiş olacak." değerlendirmesinde bulundu.