'Türkiye Yüzyılı'nda Ceza İnfaz Sisteminde Madde Bağımlılığına Yenilikçi Yaklaşımlar' paneli Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un katılımıyla Dr. Sulhi Dönmezer Eğitim Merkezi'nde gerçekleştirildi. Panele Tunç'un yanı sıra Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Prof. Dr. Gültekin Yıldız, Prof. Dr. Mehmet Emin Alşahin, Prof. Dr. Gökhan Umut, Doç. Dr. Mehmet Can Ger, Doç. Dr. Ufuk Adak ve çok sayıda yargı mensubu katıldı. Bakan Tunç, paneldeki konuşmasında gençleri tehdit eden, toplumsal sorunların başında gelen uyuşturucu madde kullanımının sebepleri ve madde bağımlılığıyla mücadelede alınması gereken sosyal, hukuki ve tıbbi önlemler üzerine değerlendirmelerde bulunuldu.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Uyuşturucu bir bedeni esir almanın ötesinde bir aileyi dağıtan, bir nesli yok eden, bir toplum yıpratan ve geleceğimizi zehirleyen bir yıkım aracıdır. Bu illetle topyekun bir şekilde mücadele etmek hepimizin görevidir. Adalet bakanlığı olarak uyuşturucuyla mücadelede bizim görevimiz, uyuşturucunun imalatı, ticareti ve kullanımı konusunda bu işe bulaşmış olanların cezalandırılması ve cezasının infazı ile ilgili bir konudur. Bu kapsamda uyuşturucu suçlarının cezalarının; Uyuşturucu ve uyarıcı madde kullananlar düzenlemeden önce 1 yıldan 2 yıla kadar cezalandırılıyordu. Bunu 2 yıldan 5 yıla çıkardık. Yine uyuşturucu ve uyarıcı madde özendirenler 2 yıldan 5 yıla kadar cezalandırılıyordu bunu 5 yıldan 10 yıla çıkardık. Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti suçu 5 yıldan 15 yıla kadar cezalandırılıyordu. Bunu 10 yıldan 20 yıla çıkardık. Satılan eğer çocuk ise 15 yıldan az olamaz alt sınırı diye belirledik. 3 veya daha fazla kişi birlikte işlerse cezanın yarı oranında arttırılacağını düzenledik. Örgüt kapsamında işlenirse bir kat daha artırılacağını ifade ettik. Dolayısıyla üst sınıra baktığımız zaman bir kat daha dediğimiz zaman ticareti suçunu 40 yıla varan cezalar olduğunu görüyoruz. Uyuşturucu ve uyarıcı madde ihraç ve ithal etme suçunu cezası 10 yıldan 20 yıl kadardı. 20 yıldan 30 yıla kadar yükseltildi ve kullanma bakımından kullanma suçu bakımından da denetimli serbestlik kapsamında da dışarıda çok ciddi oranda kişi var. Bunun tedavisini gören kişiler olarak. Dolayısıyla cezalandırmanın infaz sisteminin ağırlaştırmanın bu suçları önlemede tek başına yeterli olmadığını açıkça söylemek lazım. Özellikle bir daha suç işlememesi için onların tedavilerini ve rehabilitasyonlarına yönelik tedbirler alınması lazım" dedi.

Son Dakika: Amasra'daki maden faciası davasında 4 sanığa 1075'er yıl hapis istemi! Son Dakika: Amasra'daki maden faciası davasında 4 sanığa 1075'er yıl hapis istemi!

'4 yıl içerisinde 6 bin aileye ulaşmayı hedefliyoruz'

Bakan Tunç, "Cumhurbaşkanlığı'nca hazırlanan 2024-2028 uyuşturucuyla mücadele Ulusal Strateji Belgesi ve Eylem planında toplumu her türlü uyarıcı ve uyuşturucu madde kullanımından uzak tutmak nihai amacı doğrultusunda 15 gösterge ve 5 yıllık hedef belirlenmiştir. Gençlerimizi zehirleyen toplumu ihsan eden bağımlılıkla mücadele için Adalet Bakanlığı olarak yaptığımız çalışmaları bağımlılıkla mücadele yüksek kurulunun oluşturduğu bu strateji ve eylem planları çerçevesinde yürütüyoruz. Eylem planında bakanlığımıza cezaevlerinin zorunlu tedavi merkezi işlevini desteklemeye yönelik sürece dahil edilmesi sorumluluğu yüklenmiştir. Bu sorumluluk doğrultusunda 4 yıl içinde zorunlu tedavi merkezi iş yerini destekleyecek toplam 106 Ceza İnfaz Kurumu oluşturarak sisteme dahil etmeyi hedefliyoruz. Yine aynı eylem planında yer alan ceza İnfaz kurumlarında bağımlılıkla mücadele sürecine hükümlü tutuklu ailelerinin dahil edilmesi faaliyeti kapsamında önümüzdeki 4 yıl içerisinde 6 bin aileye ulaşmayı hedefliyoruz. Ayrıca eylem planında bakanlığımız için uyuşturucu madde kullanımından dolayı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunan hükümlülere yönelik ayrı bir uyum programı oluşturulması hedefine de yer verilmiştir" dedi. 

'21 bin 120 hükümlünün bağımlılıktan kurtulduğu görülmüştür '

Türkiye'de tarımla terapi yönetimini resmi kurumlarda kullanılan ilk proje olduğunu söyleyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "İstanbul Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'müzün başlatmış olduğu bir çalışma; Bağımsızlık Köy Projesi. Bu proje Türkiye'de tarımla terapi yöntemini resmi kurumlarda kullanıldığı ilk proje olma özelliğini taşıyor. Bağımsızlık Köy Projesi ile bireysel görüşme, grup çalışması, seminer çalışmalarının yanı sıra müzik, beden dili, seramik, yemek yapımı, bahçe bakımı, organik tarım ve meyve sebze fidesi üretim konularında eğitim ve atölye çalışmaları yapılıyor. Böylece bağımlılık davranışlarını kontrol altına alarak kişilere madde kullanımından uzak tutma bilincini teşvik etmeyi amaçladık. Madde bağımlılığı ile etkin mücadele sayesinde 2024 yılının ilk 6 ayında yapılan 24 bin 90 ara kontrol sevk işleminde 21 bin 120 hükümlünün yeniden uyuşturucu madde kullanmadığı ve bağımlılıktan kurtulduğu görülmüştür. Burada önemli bir rakam 24 bin 90 kontrol denetimli serbestlik kapsamında 21 bin 120'nin bağımlılıktan kurtulduğunu görmekte memnuniyet verici bir rakam" dedi. (DHA)