Cezaevlerinde teknolojinin kullanılmasının giderek önemli bir konu haline geldiğini belirten Tunç, konferansta 35 çalıştay düzenleneceğini, 7'si Türkiye'den olmak üzere 48 sunum gerçekleştirileceğini kaydetti.
Tunç, bu sunumlarda dijital rehabilitasyon, akıllı teknolojilerin ceza infaz kurumlarında kullanılması, yapay zeka ve insan hakları ilişkisi gibi konuların ele alınacağını aktardı.
Türkiye'nin son 22 yılda, hukuk devletinin tahkimi, temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi ile ceza adalet sisteminin insan haklarına uygun bir şekilde ilerletilmesi anlamında çok önemli mesafeler aldığını belirten Tunç, şunları söyledi:
"Özellikle gerek ulusal politikalarımız gerekse Avrupa Birliği katılım süreci kapsamında başta mevzuatımızın yenilenmesi, çağın ihtiyaçlarına uygun hale getirilmesi konusunda çok önemli mesafeler aldık. Temel kanunlarımızın tamamını son 22 yıl içerisinde yeniledik. Türk Ceza Kanunumuz, Ceza Muhakemesi Kanunumuz, Borçlar Kanunumuz, Ticaret Kanunumuz, Hukuk Muhakemeleri Kanunumuz gibi bütün temel kanunlarımızı çağın ihtiyaçlarına uygun hale getirdik. Şunu açıklıkla söyleyebiliriz ki dünyanın, hatta Avrupa'nın en çağdaş, en yeni temel kanunlarına sahip olan bir ülkeyiz."
"Reform çalışmalarına hız kesmeden devam edeceğiz"
Bakan Tunç, toplumun ihtiyaçları ile bilişim teknolojilerinin gelişmesi, yeni suç tiplerinin de ortaya çıkması nedeniyle yasalarda yeni değişiklik ihtiyaçlarının ortaya çıktığını dile getirerek, "Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı ile ortaya konulan hedefler doğrultusunda mevzuatımızda kısmi değişiklikler ve yenilikleri hayata geçirmenin gayreti içerisindeyiz. Geçtiğimiz aylarda Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde 8. Yargı Paketi'ni hayata geçirdik. Şimdi 9. Yargı Paketi'nin hazırlıklarını tamamlamak üzereyiz ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, milletvekillerimizin takdirlerine sunmuş olacağız." şeklinde konuştu.
Son 22 yıl içerisinde temel hak ve özgürlükleri genişleten, hak arama yollarını daha da arttıran, demokratik hukuk devleti ilkesini güçlendiren ve tahkim eden çok önemli anayasa değişikliklerine de imza attıklarını vurgulayan Tunç, Yargı Reformu Strateji Belgelerinde ortaya konulan hedefler doğrultusunda, reform çalışmalarına hız kesmeden devam edeceklerini söyledi.
"1 milyon 670 bin e-duruşma yapıldı"
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, ceza infaz sisteminde teknolojinin kullanılmasına yönelik önemli projelere imza attıklarını, bunlardan birinin de e-duruşma sistemi olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"E-duruşma dediğimiz görüntülü duruşmayla şu ana kadar 1 milyon 670 bin duruşma gerçekleştirilmiş. Avukatlarımızdan bu yöndeki talepler giderek artıyor. Uygulamadaki bazı aksaklıkları bizlere dile getiriyorlar. Bu aksaklıkların giderilmesi konusunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Elektronik tebligat da teknolojinin kullanılması anlamında önemli bir gelişme oldu. Bu konuda da 213 milyon tebligat elektronik ortamda gerçekleştirildi."
Bu 213 milyon tebligatın tasarruf anlamında bakıldığında 7 bin 500 ton kağıda tekabül ettiğini kaydeden Tunç, "Bu da 127 bin ağacın kurtulması demek. Yani bir ormanın kurtulmasına vesile olmuş olduk." dedi.
Tunç, Ceza İnfaz Kurumlarındaki güvenliğin tesis edilmesinde teknolojiden yararlanmanın önemli olduğunu vurgulayarak, "Özellikle ACEP (Akıllı Teknolojilerin Ceza İnfaz Kurumlarına Entegrasyonu) bizim örnek gösterebileceğimiz, akıllı teknolojilerin ceza infaz sisteminde kullanılması projesidir. Gerek ulusal gerek uluslararası anlamda ödüller kazanan bir projemiz ve bu projeyi gün geçtikçe geliştiriyoruz. ACEP projesi kapsamında hükümlü ve tutukluların cezaevlerinden sesli ve görüntülü konuşma imkanlarını hayata geçirdik. Hükümlü ve tutuklular, yakınlarıyla görüntülü olarak konuşabiliyorlar." ifadelerini kullandı.
Cezaevlerindeki e-doktor ve e-kantin sistemleri hakkında da bilgi veren Tunç, elektronik dilekçe, elektronik mektup, elektronik kütüphane ve elektronik kitap talebi uygulamalarına yönelik çalışmaların da sürdüğünü aktardı.
"Son 1 yıl içinde cezaevlerinde 12 bin 809 kurs düzenlendi"
Bakan Tunç, cezaevlerini birer eğitim merkezi kabul ettiklerini kaydederek, şunları söyledi:
"Suçlunun ıslahı, hükümlü ve tutukluların eğitimlerinin aksamaması anlamında da önemli tedbirlerimiz oldu, olmaya da devam ediyor. Şu anda cezaevlerinde 63 bin hükümlü ve tutuklumuz eğitim görüyor. İlkokul, ortaokul, lise, yüksek lisans, doktora seviyesinde eğitim gören hükümlülerimiz var ve 893 öğretmen cezaevlerinde görev yapıyor. 53 bin ortaokul-lise, 9 bin üniversite, 61 yüksek lisans, 21 doktora öğrencisi var. 39 Adalet Mesleki Eğitim Merkezi'nde 1080 tutuklu ve hükümlü bir meslek öğrenimi gerçekleştiriyor. O meslekleri öğrendiklerinde, infazları bitip cezaevlerinden çıktığında, hiç meslek sahibi değilken cezaevine girmiş, suç işlemiş bir kişi artık cezaevinden meslek sahibi olarak çıkarak topluma karışmış ve topluma faydalı bir birey olarak toplumun içine salınmış oluyor."
Son 1 yıl içinde cezaevlerinde 12 bin 809 kurs düzenlendiğini, bu kurslardan 158 bin kişinin eğitim aldığını kaydeden Tunç, 6 Çok Programlı Anadolu Lisesi'nde 132 tutuklu ve hükümlünün eğitim gördüğünü söyledi.
Tunç, suçlunun ıslahı anlamında İş Yurtlarına önem verdiklerini belirterek, "403 ceza infaz kurumundaki 367 İş Yurtları Müdürlüğünde şu ana kadar 1700 atölye ve tesiste üretim yapılıyor." dedi.
394 cezaevi kapandı, 299 yeni cezaevi hizmete açıldı
Adalet Bakanı Tunç, bugüne kadar şartları uygun olmayan 394 cezaevini kapattıklarını, insan hakları ve çağdaş ceza adalet sistemine uygun 299 cezaevinin hizmete açılmasını sağladıklarını bildirdi.
Şu anda cezaevlerinde bir yoğunlaşma olduğunu aktaran Tunç, bu konuya çözüm sağlama konusunda gayretlerini sürdürdüklerini dile getirdi.
Tunç, Cezaevi Kurtarma Teşkilatına da değinerek, "Ceza İnfaz Kurumları Arama Kurtarma (CEKUT) personelimiz, ceza infaz kurumlarındaki personellerden oluşan arama kurtarma ekiplerimiz 393 kişiden oluşuyor ve şu anda giderek de artıyor. AFAD ile akredite olmuş bir kurumumuz. 6 Şubat depremlerinde de önemli bir görev ifa ettiler. 41 kişiyi canlı olarak enkaz altından kurtarmayı başardılar." diye konuştu.
Konferansa, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, Uluslararası Islah ve Ceza İnfaz Kurumları Birliği ile Avrupa Cezaevleri ve Islah Hizmetleri Kuruluşundan yetkililer ile farklı ülkelerden gelen akademisyenler ve yargı mensupları katıldı.