Fenerbahçe'de seçimli genel kurul öncesi başkanlığa yeniden aday olacağını açıklayan Aziz Yıldırım basın toplantısı düzenliyor.
8-9 Haziran'da olağan seçimli genel kurula giden Fenerbahçe'de eski başkan Aziz Yıldırım da başkan adayı olduğunu resmen duyurdu.
Aziz Yıldırım düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi:
"Kimseyle kavga etmeyeceğim' dedim ama benimle kavga ederlerse ederim. Altı yıl önce ben ayrılırken herkes 'Aziz Yıldırım gitti, Türk futbolu kurtuldu' dedi. Şimdi de 'Aziz Yıldırım gelsin, Türk futbolunu kurtarsın' diyorlar. Böyle bir memleket."
"Derdim Fenerbahçe'nin şampiyon olması. Dört sene Fenerbahçe şampiyon olamadı, nedenini biliyorum. Mahkemeler... Ben ve dava arkadaşlarım her gün mahkemeye gittik. Mahkemeler uğraştık ve Fenerbahçe'ye zarar verdik. Bunu biliyoruz."
"Fenerbahçe'de hiçbir zaman para sorunu olmaz. Bu kulübü neden halka açtım? Hapisteyken halka açtım, 1 milyon üye olsun istedim. Neden? Fenerbahçe, sivil toplum örgütü olarak büyüsün. 'Anadolu'nun her yerine binalar yapalım, bir araya gelelim' dedik binalar da açmaya başladık ama kapattılar"
"Fenerbahçe, Türkiye'nin en büyük sivil toplum örgütlerinden biridir. Fenerbahçe'nin istemediği bir şey Türkiye'de olmaz. Ne zaman? Fenerbahçe birleştiği zaman"
Neden aday oldu?
Hiç niyetim yoktu, para da kazanıyorum. Keyfim yerinde. İşleri tıkırına koydum ama Fenerbahçe'de sıkıntılar var. Dava arkadaşlarım, üyeler 'Bir şeyler yapmamız lazım' dedi. Biri aday olsun istedik ama 'Sen varken aday olmayız' dediler. Başka yerden de aday olan çıkmadı, o zaman mecbur olduk. 20 sene başkanlık yaptım, altı sene lig şampiyonu olduk. Hem de zor günlerde. Para yokken şampiyon olduk.
"1 milyar 950 bin TL borç bıraktım. Yarısı döviz karşılığıydı. O borç için bankalarla anlaştılar TL olarak 4 milyar borç var. Diğer borçlarla 12 milyar TL borç var! 630 milyon Euro borç vardı, gösterdi. Ülker ile birlikte stadın yanına konutlar yapacaktık ve satacaktık. Her şeyin anlaşması yapıldı. Fenerbahçe 70 milyon Euro, Ülker 70 milyon Euro, Emlak Konut yüzde 20 pay alacaktı. Arsa gitti ama Murat Ülker kağıt üzerinde tutuyor. O borç yok şu an. 51 milyon Euro borç yok ama 630 milyon Euro'nun içinde gösterdik o zaman. Bizim bıraktığımız borç 400 milyon Euro'ydu, bunu açıkladım. 50 milyon Euro'ya oyuncu sattınız, devlet gittim ve kanun çıkarttım vergi iadesi aldık. Onu da çıkarınız 300 milyon Euro! Bana da eski yönetimden kalan borç vardı, kaldı 200 milyon Euro! Daha da konuşsa alacakları çıkacak diyorlar, evet öyle"
"Ben Fenerbahçeliyim. Siz de Fenerbahçelisiniz... Anlamıyorlar, anlamıyorlar bunlar."
Özellikle bu sezon takımımızın gidişatını engellememek adına Ocak 2024'ten bu yana sürekli sükunet çağrısı yaptım. Bu hafta oynayacağımız maçta da galip geleceğimize inanıyorum. Galip geleceğiz ve yeni bir süreç başlayacak. Bir sporcumuzun kazanacağı şampiyonluk, başkanlık seçiminden daha önemlidir çünkü tarih başkanları değil şampiyonları yazar. Üzülerek söylüyorum ki 2018'deki yarış süreci şampiyonluğumuza engel olmuştur. Aynısı yaşanmasın diye mücadele edeceğim"
"Bizi kim şampiyon yapmak istemiyor?"
"Mevcut başkan Ali Koç, 'Ben Fenerbahçe Başkanı olduğum sürece Fenerbahçe'yi şampiyon yapmayacaklar' dedi. Bunu hepimiz duyduk. Bizi kim şampiyon yapmak istemiyor? Açık konuşmak lazım. İktidar mı, devlet mi? Hakemler mi, TFF Başkanı mı? Kim? Eğer bunlar birbirine bağlıysa, alttan yukarı gitmeyeceğiz! Kim? Alttan söylemeyeceksin, yukarıdan söyleyeceksin. Alttan olmaz."
"Açık olacağız"
"Devlet ayrı, hükümet ayrı! Biz devletle kavga edemeyiz! Ama hükümetle haklı olduğumuzda mücadele yaparız, yaptık! FETÖ konusunda iç içeydiler, hep beraber yürüdük! Onun için açık olacağız!"
"Ben Atatürkçüyüm, laikim ve cumhuriyetçiyim"
"Twitter'da yazıyorsunuz. Ben Twitter'ı okumuyorum. Benim troll'üm de yok. Ben kimsenin adamı değilim, Fenerbahçe'nin adamıyım! Ben siyasetle uğraşsam siyasete girerdim. Ben Atatürkçüyüm, laikim ve cumhuriyetçiyim. Fenerbahçe üst kimliktir. Yıllarca bunu söyledim. Bu kimlik altında her türlü insan vardır ama hiçbir zaman ayrımcılık olmaz. Bütün kulüpler için söylüyorum. Bu çomağı sokarlarsa, beka sorunu başlar. Ben saygı gösteriyorum. Benim için onun insan olması önemli. Ya Atatürk'ü tanımayanlar Atatürk'ü kendine siper ediyorlar. Hiç tanıyorlar mı? Herkese tavsiye ediyorum, Atatürk'ü iyi okuyun."
Kızım salıncakta sallanıyor. Televizyon da açık. Fenerbahçe'nin içeride bir maçı oynanıyor, Fenerbahçe '0' rakip takım '1' yazıyor. Sordu bana, '1-0 galibiz' dedim. Sonra 'Neden yalan söylüyorsun?' diyor. Çocuklar, kazanana yakın hissediyor. Çocukların aşkı için şampiyon olmamız lazım."
"3 sene için geleceğim"
"Ben seçilirim, seçilmem. 72 yaşındayım. Allah ne kadar ömür verir bilmem. 3 sene için geleceğim. 3 seneden fazla yapamam. Yanlışlardan ders almalıyız. Bu dersleri alırsak o zaman Fenerbahçe'yi yukarı taşırız."
"Devletten maddi ve manevi alacağımız var. Manevi alacağımız ödenmez. Hepimiz perişan olduk, şikeci damgası yedik. Fenerbahçe'nin borcu kadar alacağı var. Bunu masada çözmemiz lazım, mahkemede çözemeyiz. İnşallah geldiğimizde bunları çözeceğiz"
"Jose Mourinho ile iki saat konuştuk"
"Jose Mourinho ile iki saat konuştuk. Konuşmaları sürdürmek için arkadaşlarımız menajerleri ile devam edecek. Biz ne para, ne transfer konuştuk. Konyaspor maçını izlediğini söyledi. Bir aday telefonla konuşmuş. Mevcut başkan menajer göndermiş. Üç tane şey... Şimdi diyorlar '15 Milyon Euro buna verilir mi?' Ya sana ne kardeşim?"
"Zeljko Obradovic ile 5 aydır hiç konuşmadım! Antrenör gayet iyi, iyi olan şey bozulmaz! Kötü olursa, bakılır!"
"Roberto Carlos'u aldık"
"Roberto Carlos'u aldık, sohbet ederken 'Avrupa'da final oynar ve Şampiyonlar Ligi'ni alırız' dedi. Bu bizim aklımızda yok. Ancak Carlos bunu bütün oyunculara aşıladı, böyle bir hava oldu. Chelsea, Sevilla, Inter... O motivasyonla oldu!"
"Mourinho'nun yarı parasını da ben ödeyeceğim"
"Bu yönetime teklifim, Jose Mourinho ile çalışmayı düşünüyorlarsa; Şekip Mosturoğlu'ndan rica edeceğim, iki taraftan arkadaşlar gitsin ve imzayı atsınlar. Kim seçilirse, Mourinho ile devam etsin! Biz kaybedersek, Mourinho'nun yarı parasını da ben ödeyeceğim! Haydi bakalım..."
ü
