Bir ülke düşünün ki iki şehrine atom bombası atılmış ve o şehirlerde yaşayan masum insanlar yok olmuş, gelecek nesiller de sağlıklarını kaybetmiş. Kendine bu zulmü yapan ülkeye ise aşık olmuş. Bu aşkın adı ABD-Japonya ittifakıdır.
Japonya Başbakanı Kishida’nın Amerikan Kongresinde yaptığı ve adeta bir “Amerika güzellemesi” olan konuşması ibret vericidir. Kishida, merhum Başbakan Shinzo Abe’den sonra Kongre’de konuşan ikinci Japon Başbakan. Düşünün bir kere! İkinci Dünya savaşından sonra Batı yanlısı barışsever yeni bir Japon ulusu inşa etmiş, ABD-Japonya ittifakını tesis etmiş, tarihe geçmiş Japon Başbakanlar dahi Amerikan Kongresinde konuşma fırsatı yakalayamamışken, Kishida konuşma imkânı yakalamıştır. O halde ABD için bir düşmandan müttefike dönüştüren Japonya’nın mimarlarını dahi Kongre kürsüsüne layık görülmezken, Kishida’ya nasıl kürsüde yer verilmiştir? Aslında bu sorunun cevabı Kishida’nın Kongre konuşmasında saklıdır.
“Çin’i dünyaya karşı en büyük stratejik tehdit” olarak adlandırarak konuşmasına başlayan Kishida “ABD'nin liderliği vazgeçilmezdir” diyerek özetle şu başlıklara değindi:
• ABD ile omuz omuza durduğumuzu söylemek için buradayım. Yalnız değilsiniz. Seninleyiz.
• ABD'nin liderliği vazgeçilmezdir.
• ABD ile bölgesel ortak değil küresel ortağız
• Şu anda Japon ve ABD'li askerler saldırganlığı caydırmak ve barışı sağlamak için yan yana çalışıyor.
• Kendimizi suskun bir müttefikten, dünyaya bakan güçlü, kararlı bir müttefike dönüştürdük
• Bugün, İttifakımızın sağladığı caydırıcılık her zamankinden daha güçlü
• NATO ile bile çalışıyoruz
Bu kadar güzellemenin tek bir nedeni var: Hint-Pasifik adını verdikleri bölgeyi, bir gün Japon imparatorluğunun etkisi altına almak. Unutmayalım ki Hint-Pasifik terimi Japonlara aittir ve ilk defa eski Başbakan Shinzo Abe kullanmıştır.
Çin tarafından ise bir uyarı geldi. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü aptığı basın toplantısında Çin’in "bölgede özel gruplaşmaların bir araya getirilmesine ve blok çatışmalarının körüklenmesine" ve "Asya-Pasifik'teki silahlanma yarışının bölgedeki barış ve istikrara zarar verecek şekilde tırmandırılmasına" karşı olduğunu söyleyerek, "Japonya'nın ciddi bir şekilde tarihten ders alması ve askeri ve güvenlik konularında ihtiyatlı kalması gerekiyor." dedi.
Japonya tarihten ders alır mı bilinmez ama gerçek şu ki Hint-Pasifik bölgesinde 2021’de ABD, İngiltere, ve Avustralya tarafından kurulmuş olan AUKUS Paktı Japonya’nın katılımıyla JAUKUS Paktı’na dönüşecek. Eğer tarihten gerçekten ders alınsaydı hatalar tekerrür etmezdi!