AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hasan Basri Yalçın, AK Parti Konferans Salonu'nda, Dış İlişkiler ve İnsan Hakları Başkanlıkları tarafından düzenlenen Filistin'in Geleceği Konferansı'nın açılışında konuştu.
Bugün herkesi derinden etkileyen bir davada birlik, diyalog ve ortak taahhüt ruhuyla bir araya geldiklerini ifade eden Yalçın, Filistin'in geleceğinin sadece akademik bir tartışma veya diplomatik bir sorumluluğun konusu değil milyonlarca insanın hayatını etkileyen, nesilleri ilgilendiren ve uluslararası toplumun vicdanını zorlayan bir mesele olduğunu belirtti.
"Hiçbir uluslararası kurum yeterli çabayı göstermemiştir"
Mevcut uluslararası politikaları düşünürken, liberal uluslararası düzenin Filistin ve Gazze'deki acil sorunlara yanıt verme konusundaki başarısızlıklarını göz ardı etmenin imkansız olduğunu vurgulayan Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Gazze'deki mevcut durum, insan acılarının durmaksızın devam ettiği bir ortamda, bu düzenin adalet ve barışa bağlılık konusundaki tutarsızlıklarını ve eksikliklerini gözler önüne sermektedir. Uluslararası toplum kusurlarını kabul etmeli ve gerçekten tüm insanların haklarını ve onurunu önceliklendiren daha adil bir küresel sistem için çalışmalıdır. Maalesef, Gazze'deki bu insanlık dışı durumu durdurmak için hiçbir uluslararası kurum yeterli çabayı göstermemiştir ve insan hakları konusunda her fırsatta konuşan bazı Batılı devletler, İsrail'i kınamak için cesaret dahi gösterememiştir. Bugün bile, uluslararası toplum, gerekli adımları atmaktan ya da uluslararası hukuku uygulamaktan çok uzaktır."
"İşgal altında acı çekenlerin sesleri vicdanlarımızda yankılanıyor"
Hasan Basri Yalçın, uluslararası işbirliği, uluslararası hukuk ve insan haklarının "takdire şayan" idealler olduğunu dile getirdi.
Uygulanmadığı takdirde bu kavramların boş klişelerden öteye geçemeyeceğine dikkati çeken Yalçın, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bugünkü toplanmamızın önemini küçümsemeyelim. Siyasi karmaşıklıklar ve küresel belirsizliklerle dolu bir dönemde, ortak ilkelerimizi yeniden teyit etmek ve Filistin için adil bir çözüme ulaşma çabalarımızı canlandırmak, hayati önem taşımaktadır. Dünya izliyor ve işgal ve çatışma altında acı çekenlerin sesleri vicdanlarımızda yankılanıyor. Bu konferans sadece bir tartışma platformu değil, aynı zamanda bir eylem çağrısıdır. Müzakerelerimiz, retoriği aşmalı ve sahada fark yaratabilecek somut sonuçlara dönüşmelidir."